CBME Türkiye | 11-14 Aralık 2024
Fuar Alanı | İstanbul Fuar Merkezi Hol 1-2-4-8
Ziyaret Saatleri | 09.30 - 18.30 (Çarşamba-Cuma)
09.30 - 16.00 (Cumartesi)
Yayınlanma Tarihi: 13 Ağustos 2021
Ortalama Okuma Süresi: 5 dakika
WGSN, doğal olarak üretilmiş sürdürülebilir renklerin önemini anlatıyor ve bu inovatif renkleri tam 5 kategoriye ayırıyor. Peki bu inovatif renk fikirleri neler? Bu yazımızda çocuk modasının geleceğini etkileyecek renk fikirlerini inceleyeceğiz.
Tüketiciler gün geçtikçe kökenlerine, çevreye karşı daha dikkatli hale geliyor. Hatta kullandıkları aletlerin, eşyaların, giysilerin çevresel etkilerini sorguluyorlar. Sektörler ve markalar da birtakım yeni, çevresel adımlar atmak, sürdürülebilirliğe önem vermek zorunda kalıyorlar. Bu paralelde özellikle moda sektöründe kimyasal boyalara alternatifler geliştirmek, atıkların çokluğunu ve suyun kullanımını azaltmak, bir ürünün geri dönüşüm döngüsünü artırmak amacıyla inovatif renk fikirleri üretmek ön plana çıkıyor. Çünkü moda endüstrisinin renk yaratma yaklaşımı, birçok kaynak tüketimine ve doğaya zarara neden oluyor.
Bu sorunlara çözüm olarak görülen doğal yollarla türetilmiş renkler, geleceğin ürün stratejilerinde önemli yer tutacak. Haydi şimdi bu renklere ve ürünlere değinelim.
Outdoor ve spor giyim markaları, boya kullanılmamış ham maddenin kendi rengini taşıyan ürün üretimine öncülük ediyor. Sürdürülebilir ürünler renksiz üretilince binlerce galon atıktan tasarruf ediliyor ve özellikle de su tasarrufu sağlanıyor. Hazır giyim tedarikinde su sürdürülebilirliğinin sağlanması, zincir üreticiler ve markalar için önemli bir konu. 21/22 trendlerinden olan bilinçli netlik, özellikle sıfır atık çözümü için daha azla yaşamaya teşvik ediyor. Bu da moda markalarını sınırlayıcı bir moda sokacak.
Doğal boyasız tekstil ürünleri, sürdürülebilir çocuk giyiminin öncü ve önemli markaları tarafından kullanılmaya başlandı bile. Örneğin Vild, %100 boyasız olan yumuşak ve organik pamuklu şapkalar üretiyor. Petit Kolibri, ürünlerinde alpaka yününden doğal tonlar kullanıyor.
Siz de bu trend paralelinde stratejinizi şekillendirip boyanmamış ipliklerin veya liflerin kullanılmasına ağırlık verebilirsiniz. Böylece geri dönüştürülmüş ya da organik kaynaklara yönelmiş olursunuz. Bu konuda WGSN’in tavsiyeleri, doğal renkli pamuk, kuzu yünü, alpaka yünü, suni selüloz bazlı yün lifleriyle boyasız, renkli ürünler elde etmeniz, geri dönüştürülmüş polyester, ipek kullanmanız.
Ne yazık ki; dünyada her yıl büyük miktarda yiyecek israf ediliyor. Bu sorunla başa çıkmanın yolları aranmaya devam ediyor. Bulunan çözümlerden biri de, tasarımcılar ve endüstri uzmanlarının kullanılmayan bir doğal boya kaynağı olarak gıda atıklarını kullanması. Bu inovatif renk fikrinin ortaya çıkması, sebzeler, meyveler ve kuruyemişlerin aslında birer mükemmel doğal renk kaynağı olmasına dayanıyor. Düşünün kahve telvesinden tutun da soğan, avokado kabuğuna kadar aklınıza gelecek birçok atık kullanılabilir… Üstelik gıda atıkları toksik olmayan bir kaynak. H&M, Toyoshima, Ternua gibi önemli markalar bu çözümü, ürünlerinde kullanmaya başladı bile.
21/22 sezonunun trendlerinden ‘Yeni Mitolojiler’e dayanan botanik renklendirme yönteminin ana fikri, tarihsel, doğal boyaların sentetik olarak kaybolmaya başlanmasına ve alternatif olarak daha ucuz, kolay temin edilebilen fakat zararı daha fazla olan boyalara yönelinmesinden çıkıyor. Botaniklerin, ruhsal ve fiziksel tedavi edici, iyileştirici etkisinden de hareketle organik giysiler üretiliyor. Doğal olarak bitki bazlı hassas ve alerjik olmayan benzersiz, derin görünüme sahip boyalar kullanılıyor.
Günümüzde botanik boyalara yönelen markaların sayısı da gitgide artıyor. Bunların arasında çocuk modası markası Illoura, Nike, Flavia Aranha, Awaveawake gibi markalar yer alıyor.
Indigo boyası, binlerce yıllık Indigo ağacı bitkisinden ekstrakte edilmiştir. Boyanın elde edilmesi, uzun ve zahmetli bir sürece dayanır. Geçmişte kullanılan otantik indigo boyama yöntemi, günümüzde yeniden popülerlik kazanıyor. Özellikle markalar, geleneksele dönüş, çevreye faydalı üretim gibi 20.yüzyılın trendleri kapsamında indigo boyasına yatırım yapmaya başladı. Indigo boya, doğal çivit, antibakteriyel ve antiinflamatuar özelliklere sahip. Ayrıca alev geciktirici özelliği de var. İndigo boyama, özellikle denim ve ayakkabı ürünlerinde tercih ediliyor.
Bakteri pigmentlerinin en büyük etkileri arasında, toksik kimyasallara olan ihtiyacın ve aşırı miktarda su kullanımının ortadan kalkması bulunmakta.Bu yöntemde, biyoteknolojik olarak bakterilerden türetilmiş pigmentler yaratılıyor. Bunlar da tekstil ürünlerini boyamak için kullanılıyor. Bu teknolojinin henüz emekleme aşamasında olduğunu da belirtelim. Yine de şu ana kadar bir dizi mavi ve mordan, kırmızı ve turuncuya kadar renkler elde edilmiş. Bakteri pigmentleriyle boyamanın pek çok faydası var. Bunlar; az miktarda karbon salınımı sağlamaları, az miktarda su kullanımı olması, doğal boyalardan farklı olarak içerik maddelerinin mevsimlik olmaması ve hasada dayanmaması bulunuyor.
Görüldüğü gibi inovatif renk fikirleri, geleceğin önemli bir parçası olacak. Bu nedenle anlattıklarımız ışığında sizlere aşağıdaki konulara önem göstermenizi tavsiye ediyoruz.
1. Gıdalardan elde edilen boyar atık maddeleri anlamaya yatırım yapın. Bu günümüzün büyüyen bir doğal renk kaynaklarından birisi ve ticari potansiyeli oldukça yüksek. Bu maddelerden sosyal sorumluluk ve çevre bilinci kapsamında uygun tasarımlar oluşturabilirsiniz. Böylece sürdürülebilirlik ve diğer faydalarını müşterilerinize anlatabilirsiniz.
2. Küresel ölçekte doğal boya üretimi yapan boya tedarikçileriyle birlikte çalışabilirsiniz. Bu sayede gelecekte piyasada olacak boyaları önceden öğrenip, yeni moda ürünlerinizi o renkler ışığında tasarlayabilirsiniz.
3. Doğa ve sağlık için ağartmadan uzaklaşın ve doğal ham renklere yatırım yapın. Hatta boyanmamış doğal-botanik renkli tekstil ürünleriyle, temel renk paletlerinizi oluşturun. Böylece inovatif ve sürdürülebilir marka imajınız güçlenmiş olur.
4. Yeni bakteri renk teknolojisini yakından takip edin ve olanağınız varsa ona yatırım yapın. Çünkü gelecekte bizi klasik boyalar ve daha geleneksel yağlı boyalar yerine, canlı mikroorganizmalar (bakteriler) aracılığıyla boyama teknolojisi bekliyor.
Çocuk ürünleri sektöründe geleceği şekillendirecek trendleri öğrenmek ve yeni bağlantılar kurmak için, siz de CBME Türkiye’ye buradan online ziyaretçi kaydı yaptırabilirsiniz. 8-11 Aralık 2021, yeni tarihinde İstanbul Fuar Merkezi'nde gerçekleşecek 39. Uluslararası İstanbul Anne Bebek Çocuk Ürünleri Fuarı-CBME Türkiye global bebek ve çocuk ürünleri sektörünü yüz yüze bir araya getiriyor. Unutmayın! Kayıtlar yalnızca online yapılıyor...
Paylaşmayı Unutmayın!
WGSN ve Coloro’nun belirlediği İlkbahar-Yaz 22 sezonunun renklerinde pandemi sonrası pozitiflik hâkim. İlkbahar-Yaz 22 renkleri, Covid-19 salgınının olası etkisi nedeniyle sürekli bir ihtiyat duygusu içeriyor. Bu bağlamda renkler; empati kurma, güven, iyi hissetme, tutarlı olma, davetkarlık ve sakinlik hissini ön plana çıkarıyor.
DEVAMINI OKU→
"Trend Postası" e-bültenine kayıt olarak, Türkiye ve global bebek ve çocuk ürünleri sektörüyle ilgili trend ve gelişmelerden anında haberdar olabilirsiniz.